Skip to content Skip to footer
Uzm. Dr. Perihan Turhan Gürbüz — Tik Bozuklukları Kapak Görseli

Tik Bozuklukları

Tik nedir?

Tikler, ani, hızlı, yineleyici ve ritmik olmayan istem dışı kas hareketleri (motor tik) veya ses çıkarımlarıdır (vokal tik). Göz kırpma, yüz buruşturma, omuz silkme gibi hareketler; boğaz temizleme, öksürme benzeri sesler en sık örneklerdir. Başlangıç çoğunlukla çocukluk çağındadır; belirtiler dalgalı seyreder (bazı haftalar artar, bazıları azalır) ve yorgunluk–stres–heyecan artışında belirginleşebilir. Daha büyük çocuklar tikten hemen önce bir iç gerginlik/uyarı (premonitör dürtü) hissi tarif edebilir ve tikleri kısa süre baskılayabilseler de bu baskılama çoğu kez yorucudur.

Tik bozuklukları nasıl sınıflanır?

  • Geçici (Provisional) Tik Bozukluğu: 1 yıldan kısa sürer; motor ve/veya vokal tikler olabilir.
  • Kalıcı (Persistan) Motor ya da Vokal Tik Bozukluğu: Tikler 1 yıldan uzun sürer; yalnız motor veya yalnız vokal tikler vardır.
  • Tourette Sendromu: Hem motor hem vokal tikler 1 yıldan uzun sürer; şiddeti ve dağılımı kişiden kişiye değişir.

Tik bozukluklarının büyük kısmı hafif–orta düzeydedir ve doğru yönlendirme ile işlevsellik korunabilir.

Ailelerin bilmesi gerekenler

Motor tikler

Göz kırpma, yüz buruşturma, baş/omuz atma, parmak oynatma, gövdeyi bükme gibi ani ve istemsiz kas hareketleridir.

Vokal tikler

Boğaz temizleme, hırlama, burundan ses çekme, kısa ünlemler veya tekrarlayıcı ses çıkarma biçiminde olabilir.

Seyir

Tikler genellikle dalgalı gidiş gösterir; sınav dönemi, sosyal heyecan, yorgunluk, uykusuzluk ya da ekran süresinin artmasıyla alevlenebilir.

Eşlik eden durumlar

DEHB, obsesif‑kompulsif belirtiler, kaygı bozuklukları ve uyku sorunları eşlik edebilir.

Günlük işlevsellik

Tikler öğretmen uyarılarına, arkadaş alaylarına veya ödev‑sınav performansında dalgalanmalara yol açabilir. Doğru bilgilendirme ve çevresel düzenleme, bu etkileri büyük ölçüde azaltabilir.

Kırmızı bayraklar

  • Ani ve şiddetli hareketlerle başlayan tablo
  • Bilinç kaybı veya çevre farkındalığının geçici olarak kaybolması (nöbet şüphesi)
  • Tiklerin ateş, kafa travması veya hızlı kilo kaybı ile birlikte görülmesi
  • Kendine zarar verme riski

Bu durumlarda gecikmeden tıbbi değerlendirme gerekir.

Nedenler ve ayırıcı tanı

Tik bozukluklarının bilinen tek ve kesin bir nedeni yoktur. Genetik yatkınlık, çevresel etmenler, nörotransmitter ve nöral ağlardaki fonksiyonel farklılıklar en sık karşılaşılan faktörlerdir. Ayırıcı tanıda motor stereotipiler (özellikle küçük yaş ve otizmde ritmik/basmakalıp), kore/distoniler, nöbetler, kompulsiyonlar ve bazı ilaç yan etkileri gözden geçirilmelidir. Nadiren enfeksiyon/immün süreçlerle ilişkili nörolojik bozukluklarla da karışabilir.

Değerlendirme Süreci

  • Klinik görüşme: Başlangıç yaşı, günlük dağılım, tetikleyiciler (stres, yorgunluk, ekran, kafein), baskılama düzeyi, okul ve ev işlevselliği.
  • Eşlik eden durumların taranması: DEHB, OKB, kaygı veya uyku bozuklukları.
  • Ayırıcı tanı: Nörolojik alarm bulgusu yoksa genellikle görüntüleme gerekmez.
  • Şiddet takibi: Ölçekler veya kısa videolar ilerlemeyi izlemek için kullanılabilir.
  • Paylaşılan plan: Çocuk, aile ve okul arasında kısa hedefler belirlenir.

Kanıta Dayalı Müdahaleler

Psiko‑eğitim

Tiklerin istem dışı olduğu, baskılamanın yorucu olabileceği ve dalgalı seyir gösterebileceği bilgisi aile ve çocukla paylaşılır. Bu farkındalık, suçluluk duygusunu ve çatışmayı azaltır.

HRT — Alışkanlık Tersine Çevirme Terapisi

Tik bozukluklarında en güçlü kanıta sahip yöntemlerden biridir. İki ana aşaması vardır:

  • Farkındalık eğitimi: Tik öncesinde hissedilen bedensel uyarının (premonitör dürtü) tanınması.
  • Yanıt modifikasyonu: Bu his fark edildiğinde tik yerine daha uyumlu bir karşı hareketin bilinçli seçimi.

HRT yalnızca Tourette sendromunda değil; tırnak yeme, trikotillomani ve kekemelik gibi diğer dürtü kontrol sorunlarında da etkilidir.

Diğer seçenekler

Maruz bırakma ve yanıt önleme (MBYÖ) gibi davranışçı yaklaşımlar da kullanılabilir. Nörocerrahi ve girişimsel yöntemler (DBS, botulinum toksini, TMS) yalnızca çok ağır ve tedaviye dirençli olgularda, çok disiplinli kurullarca değerlendirilebilir.

Farmakoterapi (gerektiğinde)

Orta–ağır ve işlevselliği bozan tiklerde çocuk ve ergen psikiyatristi tarafından planlanır. Sıklıkla alfa‑2 agonistleri (DEHB eşliğinde) veya antidopaminerjik ajanlar tercih edilir.

Aile ve Okul İş Birliği

  • Sınıfta kısa mola, uygun oturma düzeni, gerektiğinde ek süre.
  • Akran bilgilendirmesi ve zorbalığa sıfır tolerans.
  • Evde tepkilerin yumuşatılması ve destekleyici dil kullanımı.

“Mucize çözüm” ya da tek seans tedavi yoktur; hedef, çocuğun okul, sosyal ve aile yaşamındaki işlevselliğini korumaktır.

Günlük Yaşamda Pratik Öneriler

  • Ritim önemlidir: Düzenli uyku, molalar ve akşam ekran süresini azaltmak tikleri hafifletebilir.
  • Dili değiştirin: “Durdur şunu!” yerine “Tik geldiğinde kısa bir mola verebilirsin.”
  • Gözlem defteri: Artış dönemlerini, tetikleyicileri ve işe yarayan stratejileri not edin.
  • Eşlik eden sorunları yönetin: Dikkat ve kaygı gibi eşlik eden bozuklukların tedavisi tik şiddetini dolaylı olarak azaltabilir.
  • Ceza değil destek: Alay, utandırma veya ceza içeren tepkiler tikleri artırır; okul ve akran tepkilerini de yönetin.

Uzman desteği ve iletişim

Önerilere rağmen tikler sürüyor ve okul–arkadaş–aile işlevselliğini belirgin etkiliyorsa; ya da DEHB/OKB gibi eşlik eden başka bozukluklar varsa bir çocuk ve ergen psikiyatristine başvurmanız uygundur. Dr. Perihan Turhan Gürbüz, tik bozukluklarında HRT, aile–okul iş birliği ve gerektiğinde farmakolojik yaklaşımları birleştirerek bireyselleştirilmiş planlar oluşturur. Süreç ve randevu için kliniğimizle iletişime geçebilirsiniz.